– Yo, doğru değil bu Yegor Petroviç. Umutsuzluğa kaptırma kendini. Sanatta sabırla direnme gerek. Oysaki sen karamsarlık anlarında hep yetenek yoksunluğundan yakınıyorsun. Yanılıyorsun kardeşim; yeteneğin var, buna eminim. Sanat duyuşu ve anlayışından hissediyorum bunu. Bana anlattığın geçmişinden belli…
Şu karamsarlık, umutsuzluk bunalımların da yeni bir şey değil. Sanat aşkını aşılayan, kemanı öğreten o adam, yeteneğini anladığı zaman, nasıl sararmış, bocalamışsın, unuttun mu? İçindekini anlamıyordun… Derebeyinin evinde huzursuzluk içinde bunalıyor, ne istediğini bilmiyordun. Senin için en büyük bahtsızlık, hocanın zamansız ölmesi oldu, Yegor. Seni karmakarışık isteklerinle baş başa bırakmış, öz varlığını açıklamamıştı sana. Başka, daha geniş yoldan, başka amaçlara yürümenin gerektiğini bildiğin halde, bu yolları bulamıyordun… Sonunda çevreyi göremez oldun, her şeyden nefret ettin.
Yoksulluk içinde geçen son altı yıl, belki sarstı seni ama, boş geçti sayılmaz. Kişiliğinin üzerinde çalıştın, gücünü öğrendin. Sabır ve dirençle çalışmayı göze alırsan, seni benden daha parlak bir gelecek bekliyor. Emin ol, benden kat kat güçlü bir sanatçısın; bir de Tanrı bendeki sabrın yüzde onunu verseydi sana! Ah, şu iyi yürekli derebeyinin dediği gibi: Çalışsan ve içkiden vazgeçsen ne olur Yegor! Çalışırken sanatın alfabesinden başla. Çalışmana engel olan, huzur vermeyen neymiş, düşkünlükle yoksulluk mu? Ama gerçek sanatçıyı yoğuran, ilk adımlarının ayrılmaz arkadaşları onlardır. Bugün kimse yüzüne bakmaz, sana önem vermezse hoş gör.
Yeteneğinin ortaya çıkacağı, seni küçümseyenlere karşı bir cevher gibi parlayacağı gün gelsin bak nasıl her şey değişir. O zaman da çevrenin kıskançlığı, miskince kötülükleri, yoksulluktan daha acı gelecek sana! Her yetenekli insan gibi çevrenden yakınlık, ilgi bekleyeceksin, oysaki, her türlü özveriye katlanarak elde ettiğin başarıyı hiçe sayan, küçümseyen, üstünlüklerini görmezlikten gelenlerle karşılaşacaksın. Onlar en ufak hatanı zevkle, bayram edercesine yüzüne vuracak, başarılarının sevincini zehirleyecekler… Bunlara sabırla göğüs germez de, her zamanki gibi isyan bayrağını açarsan, yandığın gündür.
Gagalayacaklar seni dostum! Benim bile bu sinsi savaşımdan yıldığım olur. Maddi durumun düzelebilir. Yeter ki hiçbir işi küçümseme, artist ruhunu inciten şu danslı toplantılarda çalgı çalmaktan yüksünme. Amacına ulaşmak için hiçbir şeyi hor görme. Tam ulaşamazsan bile dene; belki başarırsın… Hepimizin güvenimizi bağladığımız şu “belki” hiç de azımsanmayacak bir umuttur.
Netoçka Nezvanova, Dostoyevski (Sayfa 15)
Benzer Kitap Sözleri
- Didem Moralıoğlu Sözleri: Başarı tecrübeye dayanır. Tecrübe ise; hatalarla inşa edilir.
- Ahmet Şerif İzgören: Japonlar nasıl başardı?
- Josh Malerman Sözleri: Başarı çoğaldıkça korku azalır.
- Swami Vivekananda: Hayatınızı bir fikir haline getirin.
- Henry Ford: Bir araya gelmek bir başlangıçtır
Bir yanıt yazın