İnsanlar fantezi araba kullanmak, güzel kıyafetler giymek ve güzel dairelerde yaşamak istiyorlar ancak bu şeyleri gerçekleştirmek için çok çalışmak istemeyen hırsların bu yoksulluğundan kurtulmamız gerekiyor. Herkes tam potansiyelini gerçekleştirmeye çalışmalıdır. Barack Obama
Başka birisini ya da başka bir zamanı beklersek değişim olmayacaktır. Bizler beklediğiniz kişileriz. Aradığınız değişiklik biziz. Barack Obama
Bir başkasının ayakkabılarıyla ayakta durmayı öğrenmek, onların gözünden bakmak, barış nasıl başlar. Ve bunu gerçekleştirmek size kalmıştır. Empati, dünyayı değiştirebilecek karakter kalitesidir. Barack Obama
Ölüm kaçınılmaz bir şey. Bir adam halkı ve ülkesi için görevini düşündüğü şeyleri yaptıktan sonra barış içinde dinlenebilir. Bu çabayı gösterdiğime inanıyorum, bu yüzden sonsuza kadar uyuyacağım. Nelson Mandela
Bir insan sefalet bataklığına düşmeye görsün. Çırpındıkça aşağılara iner. Biri çıkıp da elinden tutmayacak olursa, gırtlağına kadar batar; bütün ümitleri söner .O zaman dehşetlerin en korkuncu mümkün hale gelir. Kaybedeceği bir şeyi kalmadığını düşünerek değil krala, Tanrı’ya bile küfreder… Baba,… Continue Reading →
Hoşlandığımız eserleri mutlaka tekrar okumalıyız. Çünkü ikinci, hatta üçüncü okuyuşumuzda evvelce dikkat etmediğimiz güzellikler buluruz. Kitap bir şehir gibidir. Onu anlamak için turistler gibi içinden otomobille geçmek, hatta sokaklarından bir defa ağır ağır yürüyerek geçmek elvermez… Dikkate layık yerlerde tekrar… Continue Reading →
Oturdum ve ağladım. Efsaneye göre bu ırmağın sularına düşen her şey, yapraklar, böcekler, kuş tüyleri, bunların hepsi ırmağın yatağında taşa dönüşürmüş. Ah! yüreğimi bağrımdan söküp, akıp giden sulara atabilmek için neler vermezdim… Hiç acım kalmazdı, hiç pişmanlık kalmazdı içimde anılarım… Continue Reading →
Çok uzak bir krallıkta çok güzel bir genç kız varmış. Kız kardeşleri kendilerine uygun insanlarla evlenmişler ama muhteşem güzelliğine rağmen genç kız kimseyle evlenmemiş. Komşu bir köydeki bilge kadın ona aşkı bulabilmesi için ormanda ay ışığı altında kırmızı bir tilki… Continue Reading →
Yine alacakaranlık, başka bir son daha. Günün ne kadar mükemmel olduğunun önemi yok, her zaman sona ermek zorunda. Alacakaranlık, Stephine Meyer
Hatırlayanınız var mı, sevgi neydi? Sevgi bir bakış, bir gülüş müydü bazen; bir akış, bir koşuş muydu? Sevgi gönül kumaşında bir nakış mıydı? Hatırlayan var mı sevgi neydi? Bir çuhayı ipek görebilmek miydi; toprağı amber niyetine koklamak mı? Sureti sirete,… Continue Reading →
“Eğer okumak istemiyorsanız, doğru kitabı bulamadınız demektir.” Robert Galbraith
Ben böyle her şeyle kavga ederken, duydum ki diğer insanlar özgürlükten bahsediyorlar ve bu biricik haklarını savundukça, ailelerinin isteklerine daha fazla boyun eğiyorlar, yaşamlarının geri kalanını birlikte geçirmeye söz verdikleri insanlarla evliliklerine, ekonomiye, yaptıkları diyetlere, yarım kalmış projelere, “Hayır” ya… Continue Reading →
Güçlüler bir araya gelip, en zayıfları avlar; sonra iş ciddiye bindikçe, bu defa birbirlerini hedef almaya başlarlar. Açlık Oyunları, Suzanne Collins
Bu hal büyük şeytanın daha çok hoşuna gitmişti: -Ekmeğin acısını iyi çıkardın. Yalnız bir anlat bakalım, nasıl yaptın bu şarabı? Herhalde ilk önce içine tilki kanı kattın. Bu yüzden köylüler onu içince tilki gibi kurnazlaştı. Sonra kurt kanı koydun. Bunun… Continue Reading →
Ne senden rüku Ne benden kıyam, Selamün aleyküm, Aleyküm selam. Yalnız Efe, Ömer Seyfettin
“Evet, seni seviyorum budala! Tıpkı denizin, kendi dibindeki bir çakıl taşını sevmesi gibi… Evet, işte sevgim seni böyle kaplıyor! Ve Tanrı izin verirse, senin yanında bu kez ben çakıl taşı olacağım…” Milena’ya Mektuplar, Franz Kafka
Diş ağrısı çok fena şey enişte, dedi. Fakat yeri belli olan, ağrılardan korkmamalı. Derinlerden gelen bazı ağrılar var ki… Akşam Güneşi, Reşat Nuri Güntekin
Şöyle dedi: “Çok korkuyorum.” “Neden?” diye sordum. “Öyle mutluyum ki, Doktor Resul. Böylesine büyük, müthiş bir mutluluk, insanı korkutuyor.” Yine nedenini sordum, şöyle dedi: “Senin bu kadar mutlu olmana, ancak senden bir şey almaya hazırlandıkları zaman izin verirler.” Uçurtma Avcısı,… Continue Reading →
“Sonumuzu bilerek yaşasak, her gün ölürdük herhalde. Oysa en ümitsiz hasta dahi küçük bir umutla yaşıyor yüreğinde…” Handan, Ayşe Kulin
Ankara Üniversitesi’nde ders vermiş olan Ernst Reuter ne demişti bilmiyor musunuz? “Türkiye’de önemli insanlar değersizdir, değerliler ise önemsiz” Konstantiniyye Oteli, Zülfü Livaneli
© 2024 Kitap Sözleri