Evlatlarına karşı sorumluluklarını yerine getirmekten kaçınan bir anne ve bir baba… Ebeveynin boşluğunu dedesinin yanında doldurmaya çalışan bir çocuk… Çocukları ile bağlarının gittikçe zayıfladığını fark eden anne baba, bu durumdan, haksız yere dedeyi sorumlu tutar ve dede ile torunu acımasızca ayırmaya çalışırlar. Ancak araya mesafelerin girmesi, dede ile torunu birbirine daha çok bağlayacak, gönüllerini daha da yakınlaştıracaktır.
Yetişme çağında, bağlı olduğu tek kişiden de uzak düşen Haluk, kendisine örnek alacak kimseyi bulamayınca müthiş bir boşluğun içinde bocalamaya başlar. Efkarlı ve düşünceli günler birbirini kovalarken, tehlikeli hadiselerle burun buruna gelen Haluk, bu zorlukları aşabilecek mi? Düştüğü karanlıklardan tek başına aydınlığa çıkabilecek mi? İnancının ilkelerini dedesinin hayat anlayışıyla ören Haluk, “Kelebekler Gamsız Uçar” sözü misali her şeyi kapıp koyverip değerlerinden vazgeçecek mi, yoksa onlara sıkıya sarılıp erdemli bir hayatı mı seçecek?
Kelebekler Gamsız Uçar, Ahmed Günbay Yıldız
Benzer Kitap Sözleri
- Bahar Eriş Sözleri: İyi ebeveynlik, çocuğa bakmakla değil aynaya bakmakla başlar.
Bir yanıt yazın